Vücudumuzda 100 milyondan fazla B hücresi türüne sahibiz. Bu miras bizi inanılmaz oranda yabancı maddeye karşı korumaktadır. Her bir B hücresi türü klon halindedir ve aktifleşene kadar sessiz/pasif durumdadır.
Bir antijen vücuda girip ona uyan antikoru taşıyan B hücreleriyle karşılaştığında "klonal seçim" meydana gelir, yani spesifik antijene uygun antikor taşıyan B hücresi klonu çoğalmaya başlar.
Aktifleşen B hücresi klonu çoğalma yaşarken plazma hücreleri ve hafıza hücrelerine farklılaşır. Plazma hücrelerinden kana salınan antikorlar yabancı maddelere tutunarak kompleman sistem, fagositik faaliyet (nötrofil ve makrofajlar) ve NK hücreleri sayesinde yok edilmelerini sağlar.
GÖRSEL Klonal seçim
Aktifleşen B hücrelerinden bazıları ise hafıza hücrelerine dönüşür. Hafıza hücreleri bu immün yanıta katılım göstermez. Onun yerine sessiz konumda kalıp bu antijene özel klonu genişletirler. Böylece bir sonraki sefer için daha hızlı bir immün yanıt oluşmasına öncülük ederler.
Normal şartlarda her bireyin B hücresi klonu havuzu aynıdır. Buna rağmen farklı coğrafyalarda yaşayan insanlara bakarsak farklı B hücresi klonu havuzu olduklarını görebiliriz. Bu oldukça mantıklıdır, çünkü bağışıklık sistemimiz antijenik çevremize göre en efektif hale gelecek şekilde organize olur.
Mikrobiyal antijene ilk kez maruz kalındığında plazma hücrelerinin oluşumu vakit alır. Bundan dolayı antikor üretimi geç meydana gelir. Hastalığın semptomları antikor üretimi pik yapana kadar devam eder, sonrasında ise hem semptomlar azalır hem de antikor düzeylerinde kademeli azalma meydana gelir.
GÖRSEL İkincil immün yanıt farkı
Aynı mikroba tekrar maruz kalındığında ise immün yanıt farklıdır. Birincil immün yanıtta üretilen hafıza hücreleri daha hızlı ve daha uzun süreli bir ikincil yanıt oluşmasını sağlar. İkincil immün yanıtta daha kısa sürede yüksek oranda antikor üretimi sağlanır, yüksek orandaki antikor üretimi daha uzun süre korunur. Böylece enfeksiyonun veya hastalığın engellenmesi sağlanır.
Hafıza hücresi oluşumuna sebep olan antijene maruz kalma durumu her zaman doğal yolla olmak zorunda değildir. Aşı olmak, bireyi hasta edici özelliği bulunmayan patojene maruz bırakma durumudur. Bu patojen hasta edici özellik taşımasa da kendisine özel antikor üretimini tetiklemektedir. Böylece doğal yolla vücuda geldiğinde ikincil immün yanıt oluşur.
Sonuç olarak,
Konuya ilişkin bilginizi tamamlamak ve kendinize seviye atlatmak için önceki ve sonraki yazılara göz atmayı ihmal etmeyin. Linklere aşağıdan ulaşabilirsiniz.
SSPS - level up yourself
Bu ve sitemizde yer alan diğer yazılar SSPS spor ve sağlık bilimleri kütüphanesi kaynakları kullanılarak hazırlanmıştır.