Endokrin Sistem ve Hormon Kimyası
- sspsyonetim
- 15 Tem 2024
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 14 Kas
Hormonlar, özelleşmiş hücrelerden kana salınan ve hedef dokularda belirli biyolojik yanıtları düzenleyen kimyasal mesajcılardır. Bir organın uzağındaki başka bir dokuyu etkileyebilmeleri, sinir sinyallerinden farklı olarak daha yavaş fakat daha uzun süreli kontrol sağlamalarına imkân tanır. Endokrin sistem bu kimyasal iletişimi yöneterek metabolizmadan büyümeye, üremeden stres yanıtlarına kadar çok geniş bir alanı düzenler.
Bu hormonları üreten yapılara endokrin bezler adı verilir. Endokrin bezler, yapılarında bulunan özelleşmiş hücreler sayesinde hormon sentezleyip salgılar. Tiroid, adrenal bezler, pankreas ve gonadlar bu sistemin temel bileşenleridir. Her bezin kendine özgü bir hormonsal repertuarı bulunur ve bunların konumu vücudun fonksiyonel haritasını anlamada oldukça önemlidir.

GÖRSEL Ana endokrin bezlerin konumu
Bazı hormonlar endokrin bezlerden değil, sinir sisteminin özel bölgelerinden salınır. Nöronlar tarafından kana verilen bu hormonlara nörohormon denir. Hipotalamusun pek çok hormonu bu sınıfa girer. Kaynağı ne olursa olsun tüm hormonlar kan dolaşımıyla taşınır ve hedef hücrelerdeki özgül reseptörlere bağlanarak etki oluşturur. Kimyasal yapılarına göre üç ana hormon türü bulunur: steroidler, aminler ve peptidler.
Steroid hormonlar, kolesterol molekülünden türetilir ve lipofilik özellik taşırlar. Östrojen, testosteron gibi gonadal hormonlar ile kortizol ve aldosteron gibi adrenal korteks hormonları bu sınıfın tipik örnekleridir. Suda çözünürlükleri sınırlı olduğu için taşıyıcı proteinlerle dolaşımda taşınırlar ve hücre içine doğrudan difüze olabilirler.

GÖRSEL Steroid hormon yapısı
Amin hormonlar, yapılarında tirozin türevi bulunan küçük moleküllerdir. Dopamin, epinefrin, norepinefrin ve melatonin bu gruptadır. Dopamin ve norepinefrin gibi bazı aminler hem hormon hem de nörotransmitter olarak işlev görür. Bu hormonlardan dopamin, epinefrin ve norepinefrin, ortak kimyasal yapıları nedeniyle katekolamin olarak adlandırılır.

GÖRSEL Amin hormon yapısı
Peptid hormonlar, üç ile iki yüz arasında değişen amino asit sayısına sahip zincirlerden oluşur. Oksitosin ve ADH dokuz amino asitlik kısa peptidlerdir; insülin ise daha büyük bir polipeptid hormonudur. Peptid hormonlar suda çözünebildikleri için dolaşımda serbest taşınır ve hücre yüzeyindeki reseptörlere bağlanarak etki gösterir.

GÖRSEL Peptid hormon yapısı
Hipotalamusun ürettiği hormonların çoğu (dopamin hariç) peptid yapılıdır. Ön hipofiz hormonlarının büyük bölümü de polipeptid karakterdedir. Bazı hipofiz hormonları ise glikoprotein yapısındadır; iki farklı polipeptid zincirinden oluşurlar ve bu zincirlerin β alt birimi hormonsal özgünlüğü belirler. Bu yapısal çeşitlilik, hormonların etki mekanizmasını ve hedef hücrelerdeki yanıt hızını büyük ölçüde belirler.
Hormonların kimyasal yapısını anlamak, endokrin sistemin çalışma mantığını çözmek için önemli bir ilk adımdır. Ancak bu moleküllerin vücutta nasıl üretildiği, hangi hücresel adımlardan geçtiği ve hangi koşullar altında salındığı da en az kimyasal sınıfları kadar kritiktir. Bu nedenle bir sonraki bölümde hormon sentezinin biyolojik temelini, hücresel kaynaklarını ve düzenlenme mekanizmalarını inceleyeceğiz.
Sonuç olarak,
Konuya ilişkin bilginizi tamamlamak ve kendinize seviye atlatmak için önceki ve sonraki yazılara göz atmayı ihmal etmeyin. Linklere aşağıdan ulaşabilirsiniz.
SSPS - level up yourself
Bu ve sitemizde yer alan diğer yazılar SSPS spor ve sağlık bilimleri kütüphanesi kaynakları kullanılarak hazırlanmıştır.



