Mide salgılarının düzenlenmesi çok aşamalı olarak gerçekleşir. Bu aşamalar gıda mideye girmeden önce, gıda mideye girdikten sonra ve gıda mideden çıktıktan sonra olmak üzere üç tanedir. Hem sinirsel hem de kimyasal mekanizmalar bu aşamalarda direkt rol oynar.
Sefalik Faz
İlk faz sefalik fazdır. Yiyeceğin düşüncesi, kokusu ve tadı gıda daha mideye girmeden önce gastrik sekresyonu başlatır. Bu uyarılar vagus sinirini (parasempatik sinir) uyarır ve bu da gastrik bezlerin ve esas hücrelerin aktivasyonuna neden olur. Bu süreç, hem ağızda tükürük salgısını artırarak hem de midede gastrik sekresyonu başlatarak sindirime hazırlık yapar.
GÖRSEL Gastrik sıvı sekresyon kontrolü
Gastrik Faz
Gıdanın mideye ulaşmasıyla lokal nöral ve hormonal mekanizmalar gastrik fazı başlatır. Bu faz yaklaşık 3-4 saatlik bir periyodu kapsar ve üretilen mide sıvısının %60-70'i bu fazda elde edilir.
Gıdanın mideye girişiyle mide esneyip gerilir ve refleksler başlar. Vagus siniri submukozal sinir ağlarından asetilkolin ve enteroendokrin hücrelerden gastrin hormonu salgılatır. Bu maddeler ise enterokromaffin-benzeri hücrelerden (ECL) histamin salımını tetikler.
Asetilkolin, gastrin ve histamin maddelerinin hepsi parietal hücreler tarafından HCl salgılanmasını uyarır. Asetilkolin ayrıca esas hücreleri tetikleyerek enzim salımını artırır.
GÖRSEL HCl sekresyonu tetikleyicileri
Proteinler tamponlama özelliklerinden ötürü mideye ulaştıklarında mide asiditesi azalır. Azalan asidite daha fazla gastrin ve HCl üretimine sebep olur. Proteinler sindirildikçe ortam daha asidik bir hal alır, bu da gastrin ve HCl üretimini inhibe eder.
Öğünler arası midenin boş olduğu periyotlarda asiditeyi artıracak gıda olmaz ve bu durumda gastrin sekresyonu inhibe edilir. Stres, korku, endişe ve heyecan gibi sempatik uyarılmayı artıran durumlar da gastrik sekresyonu negatif etkiler.
GÖRSEL Amino asitlerin H+ alımı
İntestinal Faz
Gıda ince bağırsağın ilk bölümüne, duodenuma, geçiş yaptığı anda bu faz başlar. Gıdayla beraber intestinal mukozal hücreler uyarılır ve kısa süreli olarak intestinal gastrin salgılanır.
İntestinal gastrin, gastrik bezlerin sekresyona devam etmelerini sinyalleyen bir hormondur, ancak etkisi oldukça kısa sürelidir.
Duodenum, kimus girişiyle bir miktar genişler ve gastrik sekresyonu frenler. Ayrıca, kimusun asidik ve yağlı oluşu bu etkiyi artırır. Duodenum, bu etkiyi hem refleksif (enterogastrik refleks) aktivitelerle hem de hormonal (sekretin, kolesistokinin) salımlarla yaratır.
Sonuç olarak,
Konuya ilişkin bilginizi tamamlamak ve kendinize seviye atlatmak için önceki ve sonraki yazılara göz atmayı ihmal etmeyin. Linklere aşağıdan ulaşabilirsiniz.
SSPS - level up yourself
Bu ve sitemizde yer alan diğer yazılar SSPS spor ve sağlık bilimleri kütüphanesi kaynakları kullanılarak hazırlanmıştır.