Kasılma Türleri ve Kas Tonusu
- sspsyonetim
- 6 Nis 2024
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 4 Kas
Kaslarımızı tamamen gevşetebildiğimizi düşünürüz, öyle değil mi? Ancak aslında onları tam olarak gevşetemeyiz. İstemli kaslarımızı kontrol edebilsek de, kas liflerinde daima düşük düzeyde bir gerilim bulunur. Bu istemsiz ve sürekli kasılma düzeyi, vücudun temel postürünü korumasına yardımcı olur.
Kas tonusu, kaslarda biz farkında olmasak da devam eden düşük seviyeli kasılma halidir. Bu kasılma, kas liflerinin sürekli aktif olması anlamına gelmez; bunun yerine motor ünitelerin dönüşümlü şekilde devreye girmesiyle sürer. Beyin ve omurilik, motor üniteleri sırayla uyararak bu düşük düzeyli aktiviteyi sağlar.
Kas tonusunun varlığı, vücudun postürünü koruması açısından zorunludur. Örneğin, boynun arkasındaki kaslarda sürekli bir tonus olmasaydı, başımız dik duramaz ve öne düşerdi. Aynı şekilde damar duvarlarındaki düz kaslarda tonus kaybolursa, kan akışı düzenini kaybeder ve dolaşım bozulur. Kas tonusu, bu nedenle hem hareketin hem de duruşun temeli sayılır.

GÖRSEL Kafatasını tutan boyun kasları
Konsantrik kasılma. Kas lifleri uyarı aldığında kısalabilir, bu durumda konsantrik kasılma gerçekleşir. Elinize bir dambıl aldığınızda ve kolunuzu bükerek ağırlığı yukarı kaldırdığınızda, biceps brachii kasınız kasılır ve boyu kısalır. Bu sırada kas, yer çekiminin oluşturduğu kuvvetten daha fazla güç üretir ve ağırlığı yukarı taşır.
Konsantrik kasılmalar, yer çekimine zıt yönde yapılan tüm hareketlerde karşımıza çıkar. Kas lifleri kısalırken içlerindeki sarkomerler birbirine yaklaşır, Z çizgileri arasındaki mesafe azalır. Bu süreç hem mekanik enerji üretimi hem de koordineli sinirsel kontrol gerektirir.

GÖRSEL Dirsek fleksörlerinde konsantrik kasılma
Eksantrik kasılma. Kasılma türlerinden bir diğeri eksantrik kasılmadır. Bu durumda kas lifleri kasılırken aynı zamanda uzar. Örneğin kaldırdığınız dambılı yavaş ve kontrollü şekilde indirirken, biceps brachii hâlâ aktif olarak kasılıdır ancak boyu uzamaktadır. Bu, yer çekimi kuvvetine kontrollü bir şekilde karşı koymak anlamına gelir.
Eksantrik kasılma sırasında kas, yer çekimine göre daha az kuvvet üretir. Böylece hareketin yönü aşağıya doğrudur, ancak kontrol tamamen kasın elindedir. Bir bardağı ağzınıza götürürken kaslarınız konsantrik, masaya geri koyarken ise eksantrik çalışır. Bu sayede hem kaldırma hem de indirme hareketi akıcı şekilde gerçekleşir.

GÖRSEL Dirsek fleksörlerinde eksantrik kasılma
Eksantrik kasılmalar özellikle kas kontrolü ve denge için önemlidir. Deadlift hareketinde, yükü yerden kaldırırken hamstring ve gluteus kasları konsantrik kasılır. Aynı yükü kontrollü biçimde geri bırakırken bu kaslar eksantrik kasılma yapar. Bu tür kasılmalar, kuvveti yavaşlatma ve hareketi stabilize etme işlevi görür.

GÖRSEL Tek bacak deadliftte kas aktivitesi
İzometrik kasılma. Her kasılma mutlaka uzama ya da kısalma içermez. Bazen kas, hareket üretmeden kasılır — buna izometrik kasılma denir. Örneğin, bir kavanoz kapağını açmaya çalışırken kolunuzda hareket olmayabilir ancak kaslarınız yoğun şekilde kasılıdır. Kas lifleri gerilim oluşturur, fakat kas boyu değişmez.
İzometrik kasılma sırasında sarkomerlerde az miktarda kısalma meydana gelir, fakat bu enerji tendonlara aktarılır. Tendonlar hafifçe uzar, böylece kasın toplam uzunluğu sabit kalır. Duvarı itmeye çalışmak veya sabit duran bir arabayı tutmak bu duruma örnektir: kas sertleşir ama eklem açısı değişmez.

GÖRSEL İzometrik kasılmada sarkomer yapısı
Kasın farklı kasılma türleri, hareketin doğasını belirler. Günlük yaşamda kaslarımız genellikle bu üç formu birlikte kullanır: konsantrik, eksantrik ve izometrik. Her biri kuvvet üretimi, denge sağlama ve enerji verimliliği açısından farklı görev üstlenir. Bir sonraki bölümde, bu kasılmaları gerçekleştiren kas lifi türlerini ve özelliklerini inceleyeceğiz.
Sonuç olarak,
Konuya ilişkin bilginizi tamamlamak ve kendinize seviye atlatmak için önceki ve sonraki yazılara göz atmayı ihmal etmeyin. Linklere aşağıdan ulaşabilirsiniz.
SSPS - level up yourself
Bu ve sitemizde yer alan diğer yazılar SSPS spor ve sağlık bilimleri kütüphanesi kaynakları kullanılarak hazırlanmıştır.



