Valans kabuğunun elektron kazanması veya kaybetmesi neticesinde iyonlar oluşur. Zıt kutuplar birbirlerini çektiği için pozitif ve negatif yüklü iyonlar doğal olarak birbirini çeker. Zıt yüklü iyonların birlikte durmasını sağlayan çekim kuvvetine iyonik bağ denir.
İyonik bağ için en yaygın örnek sofralarımızda kullandığımız tuz olan NaCl ya da sodyum klorürdür. Sodyumun valans kabuğunda 1 elektron bulunur, bu elektrondan kurtulduğu takdirde proton sayısı elektron sayısından 1 değer daha fazla olur, bu yüzden +1 yüklü iyon yapısına geçer.
GÖRSEL - İyonik bağ örneği: sodyum klorür
Oluşacak bu molekül kararlı haldedir çünkü yeni valans kabuğunda toplamda 8 elektron (oktet kuralı) olacaktır. Bu durumdaki gibi artı yüklü iyonlara katyon denir. Sodyumun aksine klorun valans kabuğunda 7 elektron bulunur. Bu yüzden klorun kararlı hale geçebilmesi için 1 elektron almaya ihtiyacı vardır (oktet kuralı), eksi yüklü iyon olacağı için anyon olarak ifade edilir.
Bu iki elementin atomları birbirine yeterince yaklaştığında, bir tarafta elektron kaybı öbür tarafta elektron kazanımı gerçekleşir. Atomların arasındaki artı ve eksi yük farkı atomları birbirine çeker.
İşte bu çekim kuvveti iyonik bağı ifade eder. Sonuç olarak iki iyondan oluşan ve iyonik bağ ile birbirine bağlı olan bir bileşik elde edilmiştir. İnsan vücuduna baktığımızda iyonik bağların genellikle diş ve kemik gibi kuvvetli yapısal dokularda bulunduğunu görürüz.
GÖRSEL - Tuzun suyun içinde çözünmesi
Elinizde bir tane iyonik bileşiğiniz olduğunu farz edin. Bu bileşik solüsyonda iyonlarına çözünüyorsa bu bileşiğe elektrolit adı verilir. Elektrolit olarak isimlendirilmelerinin ise mantıklı bir sebebi bulunur, çünkü elde ettiğiniz bu solüsyonlar elektrik akımını iletebilme özelliğine sahiptir. İnsan vücudunda bulunan iyonların çoğu vücut sıvılarında elektrolitlere çözünür.
Tuzu suyun içine attığınızda ne olur, görseli bir yorumlayalım. Su moleküllerinin her noktası aynı elektrik yüküne sahip değildir, bazı kısımları kısmi negatif bazı kısımları kısmi pozitiftir (sonraki yazılarda anlattık merak etmeyin). Bu moleküllerin kısmı negatif kısmları artı yüklü sodyumu kendisine çeker, buna ek olarak kısmı pozitif kısımlar da eksi yüklü klorürü çekerler. Böylece NaCl suyun içinde çözünmüş olur.
GÖRSEL - Tuzun suyun içinde çözünmesi
Sonuç olarak, elektron kaybı veya kazanımıyla iyonlar meydana gelir. İyonları bir arada tutan kuvvete iyonik bağ denir. İyonik bağ sonucunda artı ve eksi yüklü yapılar oluşur. Artı yüklü parçacıklar katyon, eksi yüklü parçacıklar anyon olarak ifade edilir. İyonik bir bileşiğin çözünmesi neticesinde solüsyon elektrik akımını iletebilir bu özelliğinden ötürü bu maddelere elekrolit adı verilir. İnsan vücudunda bulunan iyonların çoğu vücut sıvılarında elektrolitlere çözünür. Tuzlu su solüsyonunda su moleküllerinin kısmı negatifleri NaCl'nin katyonlarını, kısmi pozitif kısmı NaCl'nin anyonlarını kendisine çekerek tuzun çözünmesine neden olur.
Konuya ilişkin bilginizi tamamlamak ve kendinize seviye atlatmak için önceki ve sonraki yazılara göz atmayı ihmal etmeyin. Linklere aşağıdan ulaşabilirsiniz.